İş dünyasında yer alan kavramlar sürekli olarak değişmektedir. Bizler de elbette bu değişime ayak uydurmak durumundayız. Ortaya çıkan bu değişimler, tepeden inme şekilde değil, son derece organik bir şekilde gelişirler. Özellikle işletmeler bazında gerçekleşen bu değişimleri yakalamak hayati öneme sahiptir. Değişime ayak uydurabilen şirketlerin devamlılığı daha yüksek ihtimaldir. Eğer ki değişimin öncülerinden olabiliyorsanız bu işletmeniz için son derece faydalı ve paha biçilemez bir şeydir. Bahsettiğimiz bu değişimlerden birisi de pazarlama alanında gerçekleşmiştir. Ürün odaklı pazarlama stratejisi olan 4P’den, müşteri odaklı pazarlama strateji planı olan 4C’ye geçiş gerçekleşmiştir. Peki, 4C nedir?
4P ve 4C Nedir?
Eski usul pazarlamayı kapsayan 4P; ürün (product), fiyat (price), yer (place) ve tanıtım (promotion) öğelerini kapsamaktaydı. Philip Kotler tarafından geliştirilen 4C modellemesinde ise müşteri değeri (customer value), müşteri maliyeti (customer cost), müşteriye kolaylık (customer convenience) ve müşteri iletişimi (customer communication) öğeleri yer almaktadır. Bu yeni modele göre odak noktası üretilen ürün değil, müşteri olmalıdır. Altında yatan felsefede ise müşterilerin ihtiyaçlarının verimli bir şekilde karşılanması ve müşterilere bir değer sunma yatar. Bu şekilde sattığınız şey ne olursa olsun, satın alan müşteri tarafından bir tatmin elde edilecektir ve bu bütün ihtiyaçların üzerinde bir ihtiyaç olarak son derece değerlidir.
4C’nin Unsurları
Yukarıda bahsettiğimiz dört ana unsuru biraz daha açmakta fayda var. Müşteri değeri denilen kavramda, müşteriler satın almayı tercih ettikleri öğe üzerinden bir değer elde etmeyi ve ihtiyaçlarını karşılamayı amaçlamaktadır. Bu ihtiyaçlar zaruri veya keyfi olabilir. İhtiyacın önem derecesi işletme veya toplum tarafından değil kişinin kendisi tarafından belirlenir. Bu da her alandaki her ürünü veya hizmeti, görece değerli kılabilir.
Müşteri maliyeti denilen kavram ise, müşterilerin bir mal veya ürün temin ederken ederinden yüksek meblağlar ödemek istememesini anlatır. Toplu üretim bantları ile maliyet düşürülmeli ve kaliteli ürün, birçok kişi tarafından temin edilebilir olmalıdır.
Müşteriye kolaylık kavramı, müşterinin satın alacağı mal veya hizmete basit ve kolay bir yoldan erişebilmesini destekler. Zahmetsiz bir satın alma işlemi, ürünün kendisine dâhil edilmesi gereken bir kavramdır ve özellikle teknolojinin bu denli geliştiği günümüz koşullarında son derece önemlidir.
Müşteri iletişiminde ise hem satış esnasında hem de satış sonrasında samimiyet ve destek beklentisinin karşılanması anlatılır. Müşteriler satın alma esnasında dürüstlüğe ve içtenliğe önem verir. Satın alma sonrasında çıkan olası problemlerde de yine aynı şekilde destekleyici bir tavırla karşılaşmak isterler.