Yeni Çağ’ın Hastalığı, Dijital Bağımlılık

728x90 damat

Telefonsuz kaç gün kaç saat geçirebilirsiniz? Hem profesyonel tarafınızı düşünün hem de kişisel. Mailboxa akan mailler, sosyal medyadaki paylaşımlar, online mecrada haberler derken ciddi bir bilgi ve etkileşim yığınının içindeyiz gün boyu…Telefonu Pazar günleri 3-4 saat kapatınca dünyamız aydınlandı, enerji dolduk diyoruz. Sonra döngü tekrar başlıyor bir sonraki Pazar keyfine kadar. Bu işin sağlığı etkileyen tarafı başka bir konu başlığı. Burada bahsettiğimiz bağımlılık aslında bir türlü kaçamadığımız ve iyi yönetemediğimiz bir bağımlılık. Dijital hayattan kopmalısınız dememi beklemeyin tabii ki bu 2018 yılı ve sonrası için artık geçerli değil önemli olan dijital dünyadan kopmaksızın bu dengeyi nasıl kuracağımız.

Öncelikle maillerinizi filtrelemekle işe başlayın. Her maili okumayı bırakın, göz gezdirmek bile bazen zaman kaybı olabilir. Dolayısıyla kritik olan ve muhakkak okumanız gereken mailleriniz için ayrı, uygun zamanınızda kontrol edebilecekleriniz için de ayrı bir filtre olacak şekilde ayarlamalarınızı yapın.

Sıra geldi ‘dünyada neler olup bitiyor’u öğrenme telaşımıza. Herşeyden haberdar olmanıza gerek var mı bir düşünün. İlginizi çekmeyen bir konuda haber okumak kısıtlı zamanınız için ciddi bir kayıp. Bunun için de Flipboard veya Reeder gibi okuma araçlarını tercih etmelisiniz. Böylece size gelen haberleri de doğru şekilde organize etmiş olursunuz.

Ve son olarak tabii ki sahnede hepimizin en sevdiği dijital dünyanın göz bebeği sosyal medya var. Genel olarak sosyal medyada da bir şeyleri kaçırıyorum hissiyatı söz konusu hepimizde. Larry Rosen’ın (California State Univ. Psikoloji Profesörü) araştırmalarından birinin sonucunu paylaşmak istiyorum sizinle. “Yaştan bağımsız olarak birçok kişi her 15 dakikada bir veya daha sık telefonlarını kontrol ediyor ve bunu yapmalarına izin verilmediğinde endişeleniyor.” Kimileri de endişe boyutunu aşmış, olayı lifestyle haline getirmiş. ” “The Distraction Addiction” kitabının yazarı Alex Soojung-Kim Pang durumu çok güzel özetlemiş. “Eğer her gün yaptığınız yemeğin görüntüsünü çekip instagrama koymak için özen gösteriyorsanız, yaptığınız herşeyi sosyal medyada paylaşmakla ilgileniyorsanız, sosyal medya sayesinde çok az tanıdığınız halde o kişi hakkında çok fazla şey biliyorsanız sosyal bağımlısınız demektir. Üstelik sosyal medyada paylaşılan tatiller, hediyeler, sürprizler sizde farkında olmadan kıskançlık yaratıyorsa bağımlılık ciddi boyuta ulaşmış demektir.

Çevrimiçi varlığımızı sürdürmek çok kolay değilken diğer tarafta bu endişeyi yatıştırarak dijital dünya detoksu yapmak çok mu zor ki? Profesyonel ve kişisel hayatınızı destekleyecek bilgilerde var aslında sosyal medyada. Bu kısım için dijital mecralar evet ama Kim-Pang’in özetlediği bir taraf var ki şu an onlara sesleniyorum. Bir hafta boyunca her gün sosyal medyada ne kadar zaman geçirdiğinizi yazın ve sonrasında kıymetli ve kısıtlı zamanınızı nasıl verimli kullandığınızı gözden geçirin.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir