Bize kısaca kendinizi tanıtabilir misiniz?
Ben Kadir Can Kırkoyun. 18 yaşındayım. Scode’un kurucu ortağıyım. Teknik bilgim olmasına rağmen Scode’daki görevim iş geliştirme, ekip liderliği ve pazarlama üzerine.
Scode uygulamasının ortaya çıkış amacından ve uygulamanın içeriğinden biraz bahsedebilir misiniz?
Bizim inandığımız bir şey var. O da Türkiye’de üretici bir potansiyelin olduğu. Bu potansiyeli erken yaştan itibaren desteklemek için interaktif bir şekilde yazılım öğretmek istedik. Klasik kitaplar çocukların ilgisini çekmiyordu. Sıradışı, gerçekçi olmayan birçok fikrin ardından bugünkü halini aldı. Scode, kullanıcıların ilgi alanına göre oluşturulmuş uzay, asker, futbol gibi senaryolarla hem algoritma hem de programlama dili eğitimi sağlayan bir mobil platform. Uzay senaryosunda astronotun görevlerini C# kodlarıyla gerçekleştirerek interaktif bir öğrenim sağlıyoruz.
Scode ile genç yaşta Silikon Vadisi’ne gitme şansını elde ettiniz. Silikon Vadisi’ni görmek orada aldığınız eğitim vizyonunuzda ne gibi değişiklikler oluşturdu?
Yurtdışında da bu işin nasıl yapıldığını gösterdi. Oradaki ekosistemin oluşmasında üniversitelerin etkisinin çok büyük olduğunu düşünüyorum. Türkiye’de de bu yüzden umarım üniversiteler girişimciliğe desteklerini arttırırlar. Onun dışında “Türkiye’de girişimcilik yapılmaz” gibi önyargıları doğru bulmuyorum.
Scode aldığı ödüllerle tam bir başarı hikayesi peki Scode’un son evresine gelene kadar karşılaştığınız zorluklar nelerdi, bu başarı öyküsünün arkasında başarısızlık hikayeleriniz de var mı, bunlardan bahsedebilir misiniz?
Her girişim gibi bizim peşimizden de problemler hiç eksilmedi diyebilirim. Bir yandan okurken bir yandan bir girişim geliştirmek yorucu olabiliyor. Aileniz derslerinizin düşmesi durumunda sizi zorlayabiliyor. Veya üniversiteye geçtiğinizde farklı bir şehire uyum sağlama problemleri olabiliyor. Bunlar bizi en çok zorlayan problemlerdi diyebilirim.
Scode ilk halinden son haline dönüşene dek ne gibi güncellemeler getirdiniz, Scode’un gelişimi ne yönde gerçekleşti?
İlk başlarda sadece programlama dili eğitimi veriyorduk ancak bunu “ingilizce öğretmeden ingiliz edebiyatı yapmayı öğretmek”e benzetebiliriz. Bu da yeni başlayanlar için zorlayıcı oldu. Devamında tasarımlarda, akış dinamiklerinde birçok kez yenilemeler yaptık. Daha da yapacağız gibi gözüküyor.
Scode ekibinde kimlerle çalışıyorsunuz?
4 kişilik bir ekibiz. Kadir Can Kırkoyun, Barış Ceviz, Kaan Kırkoyun, Sabah Kemal Cansu
Scode’un geleceğini nasıl görüyorsunuz, bu projede geliştirmek istediğiniz şeyler neler?
Scode’u okullardaki kodlama dersine entegre üzerine çalışıyoruz. Hem bireysel hem de kurumlarda yazılım eğitimi sağlamayı istiyoruz.
İleride yalnızca Scode üzerine odaklanmayı mı planlıyorsunuz yoksa başka yazılım projeleri üzerine de gerçekleştirmek istediğiniz planlarınız var mı? Varsa kısaca bahseder misiniz?
Şuanda Scode’dan, Scode’un yarattığı etkiden mutluyuz ve zevk alıyoruz. Zaman hızlı değişiyor. Neler olacağını bilemeyiz 🙂
Yazılım sektörünün içine erken yaşta katılan biri olarak sizce Türkiye’de yazılım ve bilişim sektöründe üretim yapmak ne kadar mümkün ?
Bence önyargıları kenara bırakmalıyız. Türkiye veya başka ülke. Üretici olmamıza hiçbir şey engel değil. Youtube, Google gibi bir herkese açık kaynaklara sahibiz. Konumumuzun ne önemi var? Sadece yapmayı istemeliyiz ve başlamalıyız.
Bu alanda yatırım için gerekli finanse desteklerini nasıl ve nerelerden sağlıyorsunuz?
Scode’un bu zamana kadarki giderlerini kendimiz karşıladık. Bundan sonraki süreçte Mercedes’ten kazandığımız ödülü ve devamında olası yatırımları kullanacağız.
Scode’un şu anki değerini rakamlarla belirtebilir miyiz?
Henüz herhangi bir yatırım, satış gerçekleşmediği için bir rakam söylemem doğru olmayacaktır. Bizim için paha biçilemez 🙂
Türkiye’nin şu an yazılımdaki yeterliliğini nasıl buluyorsunuz?
Daha çok çalışmalıyız. Kendimizi de eleştirerek herkesin mobil uygulama yazmasını doğru bulmuyorum. Yüksek teknolojiler konusunda da geliştirmeler yapmalıyız. “Mobilde para var. O zaman mobil yazalım” düşüncesinin değişmesini umuyorum.
Yazılımın Türkiye’deki geleceğini kendi perspektifinizden ne şekilde değerlendiriyorsunuz?
Müthiş bir potansiyel var. İlk kıvılcımı ateşlemeliyiz 🙂