Türkiye’nin e-ticaret hacmi, 2024 yılında 3 trilyon Türk lirasını aşarak, son yılların en hızlı büyüme trendlerinden birine imza attı. Dijital dünyanın gücü, ekonomide somut bir yere otururken, e-ticaretin gayri safi yurtiçi hasıla içindeki payı %6,5’e ulaştı. Artık her 5 TL’lik ticaretin 1 TL’si dijital platformlarda gerçekleşiyor ve bu dinamik büyüme, markalar için dijital pazarlamayı stratejik bir zorunluluk haline getiriyor. Rekabetin keskinleştiği bu ortamda, hedef kitleye doğru mesajı, doğru zamanda ve doğru kanalda ulaştırmak, başarıyı belirleyen en önemli faktör olarak öne çıkıyor. Bu da dijital pazarlamanın stratejik önemini her geçen gün artırıyor.
Geçtiğimiz yıl e-ticaret işlemleri 5,9 milyar adete ulaşırken, perakende e-ticaret hacmi de %63,7 artışla 1,6 trilyon TL’ye yükseldi. 2019-2024 yılları arasında genel e-ticaret hacminin yıllık bileşik büyüme oranı %85,66’ya ve aynı dönemde perakende e-ticaret hacminin yıllık bileşik büyüme oranı ise %90,82’ye ulaştı. Bu büyüme, hem sektör oyuncuları hem de pazarlamacılar için kaçırılmayacak fırsatlar anlamına geliyor.
E-ticaretin büyümesinde en dikkat çekici unsur, harcamaların %58’inin kadın tüketiciler tarafından gerçekleştirilmesi oldu. Giyim, ayakkabı, kozmetik gibi sektörlerde kadınların hakimiyeti, pazarlama stratejilerinde kişiselleştirilmiş ve kadın odaklı kampanyaların önemini artırıyor. Yaş grubu analizleri ise 30-34 yaş aralığındaki kullanıcıların, hem kadın hem erkek olarak, en yüksek harcamayı yaptığına işaret ediyor. Bu veriler ışığında, 20-44 yaş arası kullanıcılar için modaya, teknolojiye ve yaşam stiline yönelik çok kanallı ve veri odaklı pazarlama yaklaşımları tasarlamak önemli unsular arasında.
Giyim, ayakkabı ve aksesuar sektörü, 301 milyar TL ile e-ticaret hacminde liderliğini sürdürürken, elektronik, ev ve dekorasyon ile seyahat sektörleri de önemli paylar alıyor. Elektronik ürünlerde erkek kullanıcıların harcamalarının yüksek olması, teknoloji odaklı kampanyalar ve eğitim içeriklerinin bu alanda başarı getireceğini gösteriyor.
Hızlı ticaret (Q-Commerce) sektörü ise %98,1 gibi etkileyici bir büyüme oranıyla, özellikle yemek sektöründe öne çıktı. Hamburger, döner ve pizza gibi ürünlerin yoğun talebi, anlık teslimat garantisi ve lokasyon bazlı pazarlama fırsatlarını beraberinde getiriyor. Bu alanda dinamik, gerçek zamanlı kampanyalar markaların müşteri bağlılığını artırmasının anahtarı.
Ayrıca, sürdürülebilirlik trendlerinin güç kazanmasıyla birlikte tüketiciden tüketiciye (C2C) satışlarda da ciddi bir potansiyel oluştu. Giyim ve elektronik ürünlerin ikinci el pazarında öne çıkması, markaların bu alanda yeni iş modelleri ve kampanyalar geliştirmesi için önemli bir alan yaratıyor.
Bu veriler doğrultusunda, Türkiye e-ticaret pazarı için öne çıkan pazarlama stratejileri şöyle:
- Kadına Özel Kişiselleştirilmiş Kampanyalar: Kadın tüketicilerin yoğun olduğu sektörlerde (giyim, kozmetik, evcil hayvan ürünleri) özel günler ve temalı kampanyalarla müşteri sadakati artırılabilir.
- Omnichannel (Çok Kanallı) Pazarlama: Fiziksel ve dijital dünyayı entegre eden deneyimler, özellikle İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyük şehirlerde yaşayan tüketiciler için vazgeçilmez.
- Hızlı Ticaret için Anlık ve Lokasyon Bazlı Kampanyalar: Hızlı teslimat ve anlık fırsatlar, Q-Commerce alanında rekabet avantajı sağlar.
- Veri ve Yapay Zeka Destekli Kişiselleştirme: Yaş ve cinsiyet segmentasyonuna dayalı, yapay zeka ile optimize edilen ürün önerileri ve kampanyalar dönüşüm oranlarını yükseltir.
- Sürdürülebilirlik ve İkinci El Pazarına Yatırım: C2C satışların artışına paralel, çevreci ve ekonomik çözümler sunan kampanyalar marka bağlılığını güçlendirir.
Kasım kampanyaları gibi büyük satış dönemlerinde erken erişim ve özel avantajlar sunmak, pazarlamacılar için satışları maksimize etmenin yollarından biri. Ayrıca, e-ticarette en çok alışveriş yapılan gün olan Cumartesi günleri için yoğunlaştırılmış kampanyalarla, haftalık satış performansı artırılabilir.
Sonuç olarak, Türkiye e-ticaret pazarı büyüyen hacmi, çeşitlenen tüketici profili ve hızlanan dijital dönüşümüyle pazarlamacılara yenilikçi, kişiselleştirilmiş ve esnek stratejilerle fark yaratma fırsatı sunuyor. Veriyi doğru okumak ve tüketici beklentilerine hızla cevap verebilmek, önümüzdeki dönemin başarısını belirleyecek.
- İstatiksel veriler; T.C. Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanan ve 6 Mayıs 2025 tarihinde gerçekleştirilen tanıtım toplantısında kamuoyuna sunulan “Türkiye’de E-Ticaretin Görünümü” raporundan alınmıştır.
