Yıllarca konferanslarda “Bu yıl mobilin yılı olacak.” Cümlesini duymaktan ne çok sıkılmıştık değil mi? Bunun yerini son zamanlarda “ Devir dijital dönüşüm devri.” Gibi aforizmalar alır oldu. Dijital dönüşüm adı itibariyle sadece teknoloji ile bağdaştırılabiliyor. Bu yüzden dijital dönüşüm denilince bugün pek çok kurum şirketi son teknoloji ürünleriyle donatıp, bir tane artırılmış gerçeklik (AR) ya da sanal gerçeklik(VR) uygulaması üretince bu süreci tamamladığını düşünüyor. Ancak dijital dönüşüm hiç son bulmayan bir yolculuk.
Dijital Dönüşüm Nedir?
18. yy’ın başlarında sanayide insan gücü kullanıyordu, sonlarına doğru ise su, buhar ve makine gücü kullanımı arttı. Bugün endüstri devrimi olarak adlandırdığımız kavramın ilk aşaması makinelerin insan gücü yerine kullanılmasıyla ortaya çıktı. 1900’lerin ikinci yarısında bilişim teknolojileri yaygınlaştı. Endüstri devriminin 4. Aşaması kabul edilen bu döneme Endüstri 4.0, dijitalleşme ya da dijital dönüşüm deniliyor. Dijital dönüşüm; şirket kaynaklarının, dijital yeniliklerin oluşturduğu fırsatları değerlendirerek büyütüldüğü; insan, bilgi ve teknoloji ile bu üç ana unsurun birbirine uyumlu bir şekilde yeni iş modelleri geliştirilmesi sürecidir.
Pazarlama Alanında Y Kuşağından Faydalanmak için 6 Sebep
Türkiye’deki Şirketlerin Dijital Dönüşümdeki Başarısı
Dijital dönüşüm örnekleri
Yataksız Hastane Mercy Virtual Care Center
Amerika’daki Mercy Virtual Care Center, 24 saat boyunca hastalara uzaktan sağlık hizmeti veren dünyada eşi benzeri görülmemiş bir dijital dönüşüm örneği. Hastanenin sadece 330 çalışanı bulunuyor. Hastalarla yüksek duyarlılıktaki çift yönlü kameralar aracılığı ile iletişim sağlanıyor ve hayati tüm belirtileri iPad’eerine takılı cihazlardan gözlemleniyor. Tabii hastane yalnızca kronik rahatsızlıkları olan hastalara sanal tedavi uyguluyor.
Amazon
Amazon, kitap satışıyla başlayıp kasiyersiz market satışına kadar ilerleyen en güzel tam kapsamlı dijital dönüşüm örneği. Amazon, 1994’te online kitap satışıyla hizmet vermeye başlamıştı. Zamanla ürün çeşitliliğini artırdı. Şirketlere direkt anlaşma yaparak belli firmaların ürünlerini kendi sitesi üzerinden satmaya başladı. 2000 yılında e- ticaret (e-commerce) platformunu kurumsal ve bireysel perakendecilere açtı. Perakendeci firmalara kendi ürünlerini Amazon servisi üzerinden satma imkanı sundu. 2006 yılında Amozon Web Services (AWS) hizmeti hayata geçirdi. Cloud Computing bulut sistemiyle firmalar sunucular üzerinden müşterinin ihtiyacına uygun ve ziyaretçi sayısına göre ürünleri sunmaya başladı. 2007’de ilk e kitap okuyucu olan ürünü Kindle’ ı piyasaya sürdü. Bugün insansız hava araçları dronelarla evlere hizmet testleri deneyen, Amazon Go adı verilen uygulama ile kasiyersiz marketler oluşturmayı hedefleyen Amozon’un dünya devi olmasının arkasında dijital dönüşüme hızlı adapte olabilmesi yatıyor.
Netflix
Dijital dönüşüme zaman içinde uyum sağlayarak şu an ki başarısını sağlayan Netflix dijital dönüşümün tam kapsamlı örneklerinden.
Netflix 1998’de kurulan basit bir DVD kiralama şirketiydi. Aylık abonelere filmler yollanıyor ancak müşterilerin filmleri geri gönderme zorunluluğu bulunuyordu. 2000’li yıllara girildiğinde artan internet kullanımının farkına varan Netflix kendini online ortama adapte etmeye başladı. TV kanallarının izlenmesinin azaldığı dönemde Netflix Starz Entertainment kanalı ile anlaşarak dizileri de online yayınlamaya başladı. Ardından Paramoun Pictures, Lions Gate Entertainment ve MGM ile anlaşmalar yaparak yayınlarına film arşivlerini de ekledi. Şu an kendi dizi ve filmlerini çeken büyük büyük bir yapım şirketine dönüşen Netflix, dijital dönüşüme zamanla adapte olarak küçük bir şirket iken dünya markası oldu.
Gerçekten geniş kapsamlı bir çalışma olmuş. Çoğu firma dijital dönüşüme cevap vermezse yok olmaya mahkumlar diye görüyorum ben. Şu zamanlar ayakta çat pat duran, ayak uyduramayan firmaların ömürleri çok kısa olacak. Tebrikler Büşra, harika bir kaynak çıkarmışsın.