Sanal Gerçeklik Ve Pazarlama Nedir?

Sanal Gerçeklik Nedir ve Kullanım alanları nelerdir ?” ile başlamak isterseniz sizi şu linke alabiliriz.

Sanal Gerçeklik; İçerik 4.0’dır

Pazarlama bazında alırsak içerik gözümüzün gördüğü, kulağımızın duyduğu her şeydir. Geleneksel içerik pazarlamasının formu elbette ki baskının yaygınlaşmasıyla ortaya çıkmıştır. Hatta tarihte ilk örneği Benjamin Franklin’in kendi baskı işinin promosyonunu yaptığı Poor Richard’s Almanac. Tarih 1732’dir ve bu içerik tam 25 yıl sürmüştür.

Franklin’den yıllar sonra hayatımıza (birilerinin hayatlarına) ses ile içerik girmiştir. Bunu da hala bir sürü pazarda sektör liderliğini sürdüren Procter& Gambler’ın 1930’daki ilk radyo içeriği ile gerçekleştirmiştir.

Sinema ve Televizyonun kitlelerle buluşması ile video, dijital devriminin başlamasıyla da çeşitli kanallarla içerik yükselmeye başlamıştır.

Dijital devrim tüketim hızımızı ve şeklimizi değiştirdi

Dijital devrim ve dönüşüm hayatımıza girmesinden itibaren içeriği tüketim alışkanlıklarımız da hızlanmaya ve değişmeye başladı. Facebook’un geçtiğimiz sene yayınladığı algoritma sunumunda artık insanların zaman tünelindeki gezinme hızlarının önceki senelere göre oldukça hızlandığını hatta bu gezinmeler sırasında ilgili/anlamlı içerikleri tüm o içerik yığınının arasında daha hızlı seçebildiğini belirtmişti. Bu gelişmelere paralel olarak da hemen içerik algoritmasında reklamverenleri üzecek bir takım değişiklikler yapmıştı.

Görsel, ses, video, gif, 360 video derken şimdi sıra sanal gerçekliğe geldi. İçeriğin hedef kitleye ulaştığını ölçümlediğimiz ve en değerlimiz olan etkileşim içeriğin verimli olup olmadığını anlamamıza yardım etmekte. Kısacası klişe söylemler yıldan yıla değişiyor. Content is the king artık Interaction is the king’e doğru evrildi.

Sanal Gerçeklik ile Pazarlama Hangi Alanlarda Mümkün?

Sanal gerçeklik son kullanıcının hayatına elbette ki oyun ile girdiği şüphesiz. Oyun oynama deneyimini bir üst değil belki de en üst deneyime çıkarması bu mecranın ilk olarak oyunla özdeşleşmesi haline geldi. Yıllar yılları kovaladı ve bugün geldiğimiz noktada Pazarlama ile Sanal Gerçeklik pek çok alanda ve sektörde buluştu.

Sanal Gerçeklik ile Eğitim

Eğitimin temel gereksinimleri olan bilgi, aktarıcı ve öğrenen üçlemesinin formu sanal gerçeklik ile değişime uğradı. Tabi bu düzeye gelene kadar kullanıcıyı (öğrenci vb) hazırlayan en temel faktörler dijital mecraların, kitapların yerlerini alması olmuştur. Kitaplar ekranlara, dersler ise downloadlara veya streamlere dönüştükçe öğrenim ilkeleri gitgide mekansızlaşmaya ve kolaylaşmaya başladı. İşte tam bu noktada sanal gerçeklik geri kalan ‘’Odaklanma ve içine girme’’ kavramları ile eğitimin performans ölçüsünü bir üst seviyeye çıkardı. Artık bir dil öğrenmek için bir sınıfta olmamıza gerek yok dilersek öğrenceğimiz dile ait bir ülkenin sokaklarında gezebiliriz ya da teknik bir konuda uygulamalı olarak konunun gerçekleştiği yerde uygulamaya dahil olabiliriz.

 

Sanal Gerçeklik ile Sağlık Sektörü

Kapalı devre pazarlama yapılması caiz olan sektörlerin başında gelen Sağlık Sektörü’nün en büyük pazarlama oyuncuları olan mümessiller’e adeta bir sihirli değnek etkisi yaratan Sanal Gerçeklik içerikleri doktorlardan dakikalar çalmaya çalışan mümessiller için gayet trend bir yöntem haline geldi. Artık broşürlerle ilaçlarının ya da cihazlarının argümanını anlatmaya çalışan nice mümessil doktorlara bir gözlük uzatıyorlar ve tüm anlatılması gereken detayları brieflerine uygun olarak üretilmiş içerikleriyle anlatıyorlar.

 

Sanal Gerçeklik ve Turizm, İnşaat Sektörü

Turizimcilerle inşaat sektörünü bir araya getiren en temel nokta, pazarlamak zorunda oldukları tesislerin (yapı, alan vb.) en doğru şekilde anlatılması ve hedef kitlelerine deneyimini hayal ettirmesi olmuştur. Bir turizm fuarında bir beldeyi, oteli ya da şehiri pazarlamaya çalışmakla yeni yapılan bir residence’ı pazarlamak arasında hiçbir fark yoktur. Pazarlamaya çalıştığınız insanlar kendilerini pazarladığınız yapı içerisinde hayal etmezse pazarlama eyleminiz güçsüz kalacaktır.

Sanal Gerçeklik ve Ürün Lansmanları

İster FMCG ister bir teknoloji ürünü olsun, ürün lansmanlarındaki en temel şey yeni olanın neden daha iyi olduğunu anlatmaktır. 360 pazarlama ile bombardımana tuttuğumuz hedef kitlemizin dikkatini çekmek ve onunla ürünü en yakın şekilde bir araya getirmek her zaman mümkün olmuyor. Bir Açıkhava reklamı ya da ilgili mağazalardaki tanıtım standları aynı dijital mecralardaki bannerlar gibi görünmezliğe doğru ilerliyorlar. Maruz kaldıkça, maruz kaldığımız şeyi görmemeye başlıyoruz. Sanal Gerçekliğin kişiyi içine alma ve bulunduğu alandan, koşuldan hatta duygudan koparma özelliği işte tam da bu noktada işe yarıyor.

Sanal Gerçeklik ve Etkinlik Pazarlaması

Şu an etkinlik pazarlamalarında Sanal Gerçekliği kullanmayan bir etkinlik şirketi olduğun düşünmüyorum. Mecranın ilk etkisi olan ‘’Şaşırtma ve eğlendirme’’ kavramlarının nimetlerini sonuna kadar yaşayabildiğiniz ve yaşatabildiğiniz en önemli alanlardan biri de etkinliktir. Etkinliklerde insanların kurgulanan süre içerisinde meşgul etmek, alandan ayrılmamalarını sağlamak için özellikle ‘’Sanal Gerçeklik Oyunları’’ hayat kurtarıcıdır. Etkinlik alanındaki insanların öncellikle merak duygusuna sonra da heyecan, adrenalin gibi duygulara girmelerini kolaylıkla sağlayabilirsiniz.

Sanal Gerçekliği Pazarlarken Aslında Nelerden Bahsetmemiz Gerekir?

Zaman Yönetimi: Sanal Gerçeklik belli bir zamana ihtiyaç duymaz. Deneyimi yaşatacağınız insan ya da grupları herhangi bir mesai bıraktırma durumuna sokmanız gerekmez.

Bütçe Tasarrufu: Bu belki de Sanal Gerçekliği anlatırken en çok üzerinde durulması gereken detay olabilir. Pazarlayacağınız ürününüz ne olursa olsun bunun için yapacağınız geleneksel yöntemlerin bütçesini ve sıklığını hatta şartlarını (mekan vb.) sıfırlayabildiğiniz ve iletişimin sürekliliğini sağladığınız bir mecradır.

Data Toplama ve İş Geliştirme: Benim en favori alanım heralde data toplama ve iş geliştirme alanıdır. Sanal Gerçekliği deneyimleyen bir kişinin deneyim sırasındaki tüm yolculuğunu deneyim sırasında (server’lar ile)  veya sonrasında rapor olarak alabiliyorsunuz. Böylece deneyimde ürününüze dair kullandığınız donelerin ne kadar etkileşim aldığını ölçümleyebiliyorsunuz. Örneğin yeni sezon lansmanı yapılan bir giyim firmasının ürün kataloğunu Sanal Gerçeklikte bir defile ile veriyorsunuz. Kullanıcının hangi parçaya ne kadar süre baktığını nerede defileyi durdurup başa aldığı gibi detayları bu raporlama sayesinde edinebiliyorsunuz. Bu kurgu her sektöre uyarlanabilir. Raporlar da günün sonunda iş geliştirmeye birer köprü oluşturacaktır.