Pazarlama.. Imm.. Şeyy nasıl böyle keyifli bir alış veriş süreci gerçekleşir onu kaleme alacağım,almaktan ziyade her zaman yaptığımız,yaşadığımız ama kimi zaman büyük haz duyup kimi zamanda hiç farkına varmadığımız pazarlama sürecimizi naçizane fikrimle anlatacağım. En genel ifadeyle pazarlama bir “Alış – Veriş” sürecidir. Temelinde gerekli olan ihtiyaçlar ve gerekli olabileceğini düşündüğümüz ihtiyaçlar vardır. Genellikle de farkına çok varmadığımız pazarlama süreçleri fizyolojik ihtiyaçlarımızdır. Hiç birimiz ekmek almak için ya da su almak için dahil olduğumuz alışveriş sürecini dolabımızda üç çifti olan ayakkabının kırmızı rengini almak için hatta bide ayakkabıya uygun bluz seçimi düşünürken ki zamanla elbette ki bir tutmuyoruz.
Psikolojimiz davranışlarımıza yön verir.Yapmış olduğumuz alışveriş sürecinin şekillenmesindeki en önemli kriterde psikolojik tutumlarımızdır. Fizyolojik alışveriş süreçleri genellikle yaşamımızda zorunluluk niteliği taşıdığı için elzem bir hale gelip psikolojik süreçler kadar haz yaratmamaktadır. Psikolojik süreçler genellikle bir güdüyle oluşur. Güdüler kişiyi hareke geçiren temel unsurdur. Genellikle kişinin yaşam tarzı, haz alma, kendini mutlu etme,hoş görünme vs. şeklinde bir takım motivasyon algıları vardır. Kişi bu süreci tamamlarken tıpkı fizyolojik ihtiyaçlar gibi zorunlu hale getirir. Bu saatten sonra Kırmızı bluzunuzla kombinleyeceğiniz kırmızı ayakkabı bir zorunluluktur. O kombine ekleyeceğiniz takı, çanta tüm aksesuarlar zorunluluktur. Parfümünüz makyajınız sonrasında süreceğiniz kırmızı rujunuz birer zorunluluktur. Elbette ki fizyolojik ihtiyaçlar kadar keskin ve net bir zorunluluk gütmez ama pazarlama da gelişen ve değişen süreçlerle beraberinde en az fizyolojik süreçlerimiz kadar yaşamsal bir biçim haline geldiler. Telefonumuza gelen kampanya mesajları mailimize düşen indirim kodları çalışma ekranımızın alt köşesine,yanına hatta bazen en orta yerine gelen reklam içerikleri sonrasında o sitelere düzenli olarak bakma isteği,farklı bir sekmeye geçiş yaptığınızda “bizi unutma!”ibaresi vs.. Sonrasında pazarlamanın oyunlarına hoş geldiniz .Bu oyun hayatınızın rutin bir parçası olacak bundan sonra psikolojik ihtiyaçlarınız fizyolojik ihtiyaçlarınız olacak. Bu süreci içselleştirdiğimiz zaman market kasalarındaki 50 TL üzerindeki alışverişlerinizde aslında ihtiyacınız olmayan 30 TL değerindeki deterjan 25 TL dendiği zaman ihtiyacınız olacak. Burada deneme, indirim ve sahip olma güdüleri psikolojik olarak ihtiyaç yaratacak. Sonrası yine pazarlamaya hoş geldiniz..
Devam edelim yine buradan yapmış olduğumuz alışveriş motivasyonumuzu arttırırsa hep farklı alternatiflere de yönlendiriliyor olacağız. X markadan yapmış olduğumuz alış veriş fişinde y, z,q markalarına ait indirim kodları olacak. Motivasyon ve psikolojik sürecin ağır bastığı pazarlama çemberimizde x markasından aldığımız ürüne karşılık verilen indirim koduyla y markasından indirimli alış veriş yaparsak x markasından aldığımız ürünü ucuza getirmiş sayacağız. Sonrası yine pazarlamaya hoş geldiniz.. Sözün özü pazarlama kişinin gideceği yere alternatifli yollar eklemesidir. Pazarlama keyifli bir süreç.. Netice de bir takım satış amacı güden bir çember etrafında dönmüş olsada, oluşan bu süreç sonrasında fayda görüyorsak pazarlamayı doğru anlamışız demektir.
“Psikolojik ihtiyaçlarınız fizyolojik ihtiyaçlarınız olacak”… Başarılı bir pazarlamanın tanımı gibi