Pazarlama Miyopluğu Nedir?

Geçmişten günümüze son derece büyük boyutlara ve marka değerlerine ulaşmış birçok şirket yaşamıştır ve yaşamaya devam etmektedir. Bu şirketlerin başarısı elbette yöneticilere ve çalışanlara bağlı olarak gelişmiştir. İşini bilen ve disiplinli çalışan bir yönetici, gerekli konularda kendini geliştirmeyi başarmışsa ve belirli niteliklere sahipse başarı oranı da bu ölçüde artış göstermektedir. Fakat bu başarı her zaman için devamlılığı olan bir konu değildir ve durum her an tersine dönebilir. Bu nedenle bir yöneticinin esasında her zaman için tetikte ve hazır durumda olması gerekmektedir. Bu durumu çok iyi özetleyen sözlerden biri “Yalnızca paranoyaklar hayatta kalır!” sözüdür. Bu kavramları biraz daha açacak olursak bu bizi pazarlama miyopluğuna getirmektedir. Peki, pazarlama miyopluğu nedir?

Pazarlama Miyopluğu Kavramı Nedir?

Esasında onlarca yıldır iş hayatında bilinen bu kavram, son yıllarda pazarlama ve iş dünyasının gelişmesi, her kesimden insanın iş dünyası ile ilgili konulara merak sarması ve kendini geliştirme fırsatı bulması üzerine popülerleşmiş bir kavramdır. En temelde, yöneticilerin piyasa içerisinde bulundukları konumda karşılaştıkları riskleri iyi değerlendirememeleri, gelecek tehlikeleri doğru tespit edememeleri ve buna bağlı olarak başarısızlığa uğramaları anlamına gelen bir terimdir. Tüm dünya genelinde, son derece global ve büyük ölçekteki işletmelerde bile karşımıza çıkan bir durumdur. Hatta büyük ölçekteki işletme yöneticilerinde görülme ihtimali, küçük olanlara kıyasla daha fazladır.

Pazarlama Miyopluğunun Sebepleri

Bu sendroma yakalanmanın en büyük sebebi, işletmenin büyüklüğüne bağlı olarak işletme içerisinde ve yöneticilerde meydana gelen gereksiz ve gerçekçi olmayan özgüvendir. Birkaç örnekle daha net açıklayalım. Amerikan araba sektörü, pahalı ve güçlü araçların “daha iyi ve tercih edilebilir” olduğundan o kadar emindi ki Japon arabalarının ne kadar güçlü bir şekilde piyasaya girdiğini öngöremedi ve pazardaki payının büyük bir kısmını Japon firmalarına kaptırdı. Benzer şekilde Kodak ve Fuji, dijital kameraların gücünü hafife aldı ve pazar paylarında ciddi anlamda kayıplar yaşadılar. Bilindiği üzere günümüzde bu iki firma da yalnızca yan ürünleri ile pazarda tutunmaya çalışmaktadır ve kamera üretimi tamamen başka firmaların eline geçmiştir.

Bu tarz bir çöküş yaşamamak için en önemli unsur her zaman için zayıflıkların farkında olmak ve kibirden uzak durmak olacaktır. Unutmayın ki siz nasıl yükseldiyseniz, başkaları da aynı şekilde yükselebilir ve bir gün sizin yerinizde başkaları oturabilir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir