Modanisa ’da Alışveriş Afrika’da Temiz Suya Dönüşüyor

Modanisa da alışveriş hem tüketiciler hem de Afrika’daki insanlar için oldukça heyecan verici.

İnsan yaratılış itibariyle sahip olduğu sosyal sınıfa o kadar adapte bir canlı ki, bunu alışveriş alışkanlıklarında da gösteriyor. Önceden alışveriş yaptığımız bakkal, market veya mağaza ekonomik ve sosyal sınıfımız hakkında birebir ipuçları veriyordu. Şimdilerde, alışveriş çılgınlığı adı altında hiçbir sınıfla veya kısıtlamayla alakalı değil alışveriş yapmak.

İnsanları reklamların alt metinleriyle alışverişe yönlendirmelerden tutun,

“depresyondaysanız alışveriş sizin için doğrudan rehabilitasyon seçeneği”

söylemlerine kadar farkında olmadan hızlı tüketimin içinde buluyoruz kendimizi.

Peki bu hızlı tüketim dediğimiz kavram, ya bizleri de içten içe tüketiyorsa ? Bu sorunun cevabını dünyaca hiç düşünmediğimiz günlerdeyiz aslında. Bir X mağazasında %10’a varan indirim gördüğümüzdeki acaba bu indirimden ne alabilirim dürtüsü , yolda mendil satan çocuğu gördüğümüzde acaba bugün kendini nasıl hissediyordur düşüncesini misli misli aşmaya başladı bile.  Hızlı tükettiğimiz şeyler arasında kıyafetler, yemekler, doğal kaynaklar ve birçok kavram sayabiliriz. Peki ya benliğimizi?

Genelde tüm sektörler teknolojinin günden güne gelişmesi ve sosyal medyanın bu kadar yaygınlaşması ile hızlı tüketim oranlarının arttığını düşünüyor. Daha birkaç gün önce teknolojik gelişmeler sonucunda robotlar insanoğlunun elinden işlerini alabilir mi diye kaygılanırken, kendimizi duygusal zekamızın varlığıyla avutuyorduk.

Modanisa ‘da Alışveriş

“Robotlar her işi yapabilir ama bizim gibi duygusal zekaya sahip değiller. Hep rasyonel düşünmeyle olacak iş değil ya hu.”

Bu söylemleri her yapay zeka, robot ve teknoloji anahtar sözcüğünün geçtiği toplantılarda en az bir kişi söylemiş, siz de içten içe hak vermişsinizdir muhtemelen. İnsanlık olarak sahip olduğumuz duygusal zekamızın “duygusal” kısmını gerçekten kullanıyor muyuz peki ?

Modanisa ‘da Alışveriş

Aslında teknolojik gelişmeler ve sosyal medyanın insanlığa düşmanca bir tutumu yok, biz tüketim kısmına odaklandığımız veya odaklandırıldığımız için hep o kısımla ilgileniyoruz. Mesela, Türkiye’den bir derneğin Afrika’da su kuyusu açmasına ve ilk kez kaynaktan suyun çıkışını gören bir çocuğun heyecanına, mutluluğuna hatta şaşkınlığına da ortak olabiliyorsunuz 20 saniyelik kısa bir video ile. Hatta daha da önemlisi bir su kuyusunun maaliyetini, bu su kuyusunu açabilecek dernekleri de sadece videonun altındaki yorumlardan bir dakika içerisinde bulabiliyorsunuz. Önemli olan bu hızla erişebildiğimiz bilgiyi işleyebiliyor muyuz ? Zamanımızın belki de en az 2 saatini sosyal medyada geçirirken 1 dakikada ulaştığımız o video ve sonrasındaki bilgiler bizi harekete geçirebiliyor mu ?

21. Yüzyıl’da olmamıza rağmen hala insanlarımızın bir kısmı temiz suya erişim konusunda çok büyük zorluklar yaşıyor. Bir düşünsenize, iki saatlik bir su kesintisi hayat kalitemizde neleri değiştiriyor. Biz iki saatlik bir su kesintisine dayanamazken, belki arabamızı yıkamak için, diş fırçalamak için ya da daha farklı aktivitelerimiz için tonlarca suyu harcarken hiç aklımıza o 20 saniyelik videodaki çocuk geliyor mu?

İşte tam da bu noktada Modanisa da alışveriş alışkanlıklarımızı gelecekte de şekillendirebilecek bir adımla Modanisa’dan yapılan alışverişlerinizin belirli bir oranını Afrika’da ki temiz su kuyuları açmak için kullanacak. İnsanlığımızın alışveriş alışkanlıklarını şekillendireceğine inandığım ve doğrudan olmasa bile bizleri de bir sosyal hareketin parçası haline getirdiği için tebrik ediyor, hızlı tüketemeyeceğimiz anlamlı bu güzel hediye için Modanisa’ya kendi adıma teşekkür ediyorum.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir