Bu haftaki yazım hareketlenen siyasal süreçler ve bu süreçlerin ihtiyaç duyduğu iletişim yöntemi ile ilgili.
Siz bu yazıyı okurken büyük olasılıkla aday adayları belirlenmiş ve ilk maraton başlamış olacak. Aday adaylığı süreci ve adaylık süreçlerinde büyük bir yarış başlıyor. Yarışta fark atmanın yolu iletişimden geçiyor.
İlk etapta, yani aday adaylığı sürecinde hedef kitle adaylık sürecine göre daha kapalı ve niş bir grup. Aday adayı, aday olabilmek için kendi teşkilatını ikna etmek zorunda. Teşkilatın onay verdiği aday olup genel seçmen ile iletişim kuracak ve milleti temsil eden 550 vekilden birisi olmak için uğraşacak.
Siyasal iletişim bir pazarlama alt başlığı. Adaylar pazarlama kavramını sevmiyorlar, ama gerçek bu. Aday ve vaadi bir pazarlama modeli ile seçmene anlatılıyor.
Genel anlamda siyasal iletişim, gönüllü bir değiş tokuş olan süreçte ikna modeli oluşturmak, yaymak, genişletmek ve gönüllü marka temsilcileri oluşturmaktır. Daha kısası, siyasal iletişim yönetimi, ‘Nasıl seçilirim?’ in cevabıdır.
Aday ve vaadi bir ürün/hizmet gibi görülmeli, bu süreç bir yatırım olarak değerlendirilmelidir. İletişimini bugün itibarı ile yönetmeye başlayanlara kötü haber, bu uzun bir koşudur.
Siyasal iletişim yönetiminde unutulmaması gereken en önemli gerçek, ‘‘Algılanan şey gerçektir’’ gerçeğidir. İletişimci algıyla ilgilenir, onu eğer, işler ve yayar. Siyasetçi algı yönetimini tam da bu nedenden dolayı işi gerçekle uğraşmak olan gazeteci ile değil iletişimci ile yapmalıdır.
Siyasetçinin işi şu anlamda zor. ‘‘Kendisi hakkında bir algı oluşturmak istiyor. Ama algı yönetimi konusunda profesyonel marka yöneticileri ile çalışmıyor. Harcadığı zaman ve para boşa gidiyor. Pardon boşa gitmiyor, gazeteleri ve billboardları süslüyor.
Doğru siyasal iletişim süreci ile ilgili bir modelleme oluşturmak ve bunu uygulamak için bir formül paylaşıyorum. Aşağıdaki yapı marka iletişimi yönetenler tarafından bilinen bir yapı.
Formül, farkın varsa göster, ikna et, katılım sağla ve kazan denkleminde işliyor. Bu sistemde, iletişim kodları, semboller, içerik, frekans dengeleri çok önemli.
‘‘İçimizden biri’’ saçmalığının bitmesi için siyasetçinin, adayın, danışmanın bu formüle sarılması gerekli.
Formül şöyle,
Öncelikle bu işin esas odağı veri. Seçmenin genetik kodunu çözecek çok fazla veriye ihtiyaç var. Veri doğru bir analiz ile işlenip, rakip, ortam ve seçmen durumu belirlenmeli. Bu analiz stratejiyi ortaya çıkarıyor. Vaat, motto ve ikna modellemesi strateji aşamasında oluşuyor. Stratejinin ardından adayın fark yaratması için kreatif devreye giriyor. Adayı en kısa yoldan hedefine ulaştıracak içerik ve tasarımla donatıyor. Saha uygulamalar ve mecra tercihleri frekansla desteklendiğinde adayın seçilme şansı çok yükseliyor formül burada uygulayan kazanacak.
Pazarola.
E-Bültenimize abone olun:[wysija_form id=”1″]