Tıkladığınız bir reklam türünün sizi web’de dolaşırken takip ettiğini fark etmişsinizdir. Hesaba katılmadığımız şey ise; Evrimsel Psikoloji.
Web reklamlarının başladığı dönemde bütün reklamların bütün kullanıcılara göründüğünü hatırlarsınız. Bu başlangıç sürecinde ilgimizi çekmeyen reklamları [pop-up, banner..vb.] kapatmaya, gözardı etmeye o kadar alıştık ki; şimdi gerçek ilgi alanımızı anlayan ve bizi takip eden reklamları da önümüze geldikleri an okumadan kapatmaya devam ediyoruz. Telefonunuzdaki uygulamaları düşünün. Açılan pop-up reklamları sonuna kadar izliyor musunuz yoksa trafikte önünüze çıkan kamyondan kaçar gibi kaçarak kapatmak için çarpıya mı basıyorsunuz?
Acıdır ki uygulamalar içinde yer alan reklamları üreten şirketlerin çoğu, reklamın uzunluğu ve sonunda ‘logonun ne kadar da güzel’ ortaya çıktığı ile gözünüzü boyamaya çalışıyor. Bu illüzyondan sıyrılabilmeniz kurumsal anlamda hayati, zirâ siz sekiz saniyelik reklamı normal olarak ikinci saniyesinde kapatıyorsunuz. Çünkü başlangıçtan bu yana beyniniz, uygulamayı açarken en kısa sürede en fazla fayda sağlamayı planlar şekilde bakmayı öğrendi ve bu süreçte reklam gibi amacınızı bölen bir görsel, en son istediğiniz şey. Yani algılarınız tamamen kapalı. Elbette bu bilinçsiz umursamazlığı kırmanın bazı stratejik yolları var; ancak iyi gözlem, deney ve müşteriye karşı samimi olmayı gerektiriyor.
Sosyal medya reklamları da akıllandı. İstediğiniz demografik özellikleri belirlemeniz artık çok daha kolay. Hatta bunları, bir danışmana ihtiyaç duymadan kurum içinde biraz donanımlı bir yetkili bile yapabilir. Tek sorun bunun ticarî dönüşünün ölçümü. Geleneksel medyada yapılan tirajı şişirerek raporlama alışkanlıkları da şüphesiz, dijitale gelenekselden geçen sapkın alışkanlıklardan.
Açık hava reklamcılığında bir bölgeden geçen araç sayısının tamamına yakını ‘Burada reklamınızı X.000.000 kişi görüyor.’ sunumunun, göz boyamalarının bir parçası olduğu üzere; dijitalde ve app içi reklamlarda da çıkan pop-up reklamlar da aynı şekilde ilgi çekiyormuş gibi gösteriliyor. Tıklansın tıklanmasın, ekranınızda herhangi işlem sırasında çıkan reklamları; sizin de vermeniz konusunda aracı şirketler hala sizi yanlış yönlendirebiliyor. Biliyorsunuz ki pazarlama bütçeleri, dönüşünün ölçülmesi en zor olmasına rağmen en çok harcama yapılan, en stratejik bütçe olma özelliğini taşıyor.
Dolayısıyla; bütçesi ne olursa olsun, kurumsal anlamda, dijital pazarlamada ve özellikle sosyal medya hesaplarımızı kime emanet edeceğimiz konusunda ayrıntılı araştırma yapmak ve fiyat performans beklentimizi çok iyi belirlemek mecburiyetlerimizin sebebi burada yatıyor.