Campusera Marka Müdürü Seda Güler İle Dopdolu Bir Röportaj Yaptık

Satış pazarlamadan iletişim çalışmalarına kadar uzanan bir iş deneyiminiz var. İngiliz Dili ve Edebiyatı mezunusunuz sektörün içinde kendinizi nasıl buldunuz bize biraz iş serüveninizden bahseder misiniz?

Yaptığım işten zevk almak, sosyal yanımı besleyen görevlerde bulunmak, iş hayatımın ilk gününden beri en büyük amacım oldu. Bunun da kariyerime fazlasıyla katkıda bulunduğuna inanıyorum.

Çok şanslıyım ki öğrencilik yıllarımda çalışmaya başladım ve mezun olmadan çok öncesinde ne yapmak istediğimi ya da istemediğimi biliyordum ve hatta adımlarımı atmaya başlamıştım ilerlemek istediğim yönde.

Dünyaca ünlü bir telekomünikasyon markasının Türkiye pazarına girerken ürün kullanım kılavuzlarını Türkçe’ ye çevirmem ile başlayan yolculuğum markanın distribütörü firmanın o dönemin popüler sektörü promosyon alanında, ürün geliştirme ve satış pozisyonunda beni görevlendirmesiyle iş hayatına adım atmış bulundum. Yabancı dilimin iyi olması ve sosyal yönümün kuvveti sayesinde hem ürün ithalatı hem de satışında hızlıca ilerledim. Bu doğrultuda, gelen yeni iş teklifleri ve tecrübem dolayısıyla başvurduğum işler, satış alanında oldu bir süre. Bu süreçte de asıl isteğimin birebir satış yapmak yerine satış hizmetini destekleyen bir görevde yer almak olduğunu algıladım. PR zaten okurken de hayalim olan bir alandı, bu doğrultuda kendimi pazarlama ve kurumsal iletişim alanlarında geliştirmeye yöneldim.

Bu sürece Diesel ile başlamak ise sanırım en büyük şansım oldu, aslında hem iş hem de çok iyi bir okul oldu bana Diesel markası. Ardından Benetton, Sisley markalarıyla kariyerime devam edip, Divarese, Damat Tween, Avva gibi Türk ve dünya modasının ünlü markalarında kurumsal iletişim ve pazarlama direktörlüğü görevini üstlendim.

Marka yönetiminde dikkat edilmesi gereken en önemli 3 şey sizce nedir?

Öncelikli olarak marka kimliğinin çok iyi belirlenmesi gerek, bütün kurgu ve strateji bu kimlik üzerine planlanmalı.

Her marka bir imaja ve bu imaja yön veren bir kişiliğe sahiptir. Bir markadan bahsettiğimizde zihnimiz o markayı tıpkı bir insan gibi algılar ve ona kişilik kazandırır.

Bu doğrultuda kişiliği güçlü, duyarlı, tutarlı, güven veren, çözüm üretip ihtiyaç karşılayan, mutlu, önemli ve özel hissettiren bir kişiyi reddetmek zor olacaktır.  Bu özellikler her markada olması gerekenlerken, diğer yandan her marka ürün grubu ve hedef kitlesi ile doğru orantılı olarak, kendini konumlandırma hedefine uygun, kişilik özellikleri geliştirmelidir.

Marka yönetim stratejisinin, müşteriye verilecek mesajdan fiyat politikasına kadar, birbiriyle bağlantıda, net ve sağlam bir şekilde oluşturulması bir diğer önemli adımdır. İçinde bulunulan sektörün dinamiklerinin iyi bilinmesi ve algılanması, stratejiyi oluşturacak verilerin güvenilir ve kullanışlı olması gereklidir. Pazarın, ürünlerin, rakiplerin ve hedef müşteri kitlesinin çok yakın takipte tutulması markanın yönetim stratejisi modelinin en verimli biçimde oluşmasını sağlar.

Üçüncü olarak da, Markanın sürekliliğini korumak diyebilirim… Yeni takipçi ve müşteriler kazanmak kadar markayı deneyimlemiş mevcut müşteri grubunu elde tutmak, marka sadakatinin devamlılığını sağlamak sürekliliği sağlayacak önemli bir faktördür. Hem ürün çeşitliliği hem de iletişimi ile her zaman günceli yakalayan,  yeniliğe açık, alternatifler yaratan, fırsat yakalamak yerine fırsat yaratan bir marka olmayı hedeflemek ve buna göre ilerlemek, markanızın sürekliliğine yatırımdır, bir marka tarihi yaratmanızı sağlar.

 

Markaların iletişimi günümüzde çoğunlukla dijital platformlardan yönetiliyor ama dışarıda hala devam eden bir hayat var. Dijitaldeki ve dışarıdaki iletişimin yönetimi arasında nasıl bir fark var?

Dijital pazarlamanın kitlelere erişim gücü neredeyse sınırsız. Bu doğru kullanıldığında büyük bir avantaj, ama yine aynı ortamda müşterinin çok yüksek etkileşime maruz kalması da bir dezavantaj. Bu durumda hedeflemeleri en profesyonel şekilde yaparak, aynı anda da dikkati üzerine çekebilecek görsel ve söylemler ile yürümek burada çok daha fazla önem kazanıyor.

Dijital pazarlamanın hızlı etkileşimi kişiyi bir tık ile satışa götürebilirken, geleneksel pazarlama üzerinden bu hızda satışa yöneltme şansınız yok.

Ama bir markanın, kurumun imajı, gücü ve etkisi ancak geleneksel pazarlama yöntemleri ile kurgulanabilir ve sağlamlaştırılabilir. Dijital pazarlama sizi hızlıca satışa götürebilir ama müşterinin satın alma kararını vermesini marka bilinirliğiniz ve gücünüz yönlendirir.

Geleneksel pazarlama iletişimi ile daha kuvvetli, büyük, çarpıcı, dolayısıyla etkili görseller ve mesajını sağlam vurgulayan içerikler ile müşteriye ulaşırsınız.

Dijital iletişim yönetimi, pratik, hızlı ve esnek bir anlayış gerektirir. Geleneksel pazarlama iletişiminde ise, daha uzun dönem planlar, öngörü ve titizlik içeren kapsamlı hazırlık süreçleri önem taşır.

Marka yönetiminde doğru iletişimin anahtarı sizce nedir?

Marka kimliğinin en doğru şekilde konumlandırılması, stratejinin buna göre planlanması ve istikrarla bu çerçevede hareket edilmesi bana göre bir bütün olarak en önemli anahtar.

 

Kriz yönetimi kapsamında öne çıkan kavram ve aksiyonlar nelerdir? Bize bahseder misiniz?

İlk aşamada karar mekanizmasının serinkanlı ve hızlı ilerlemesi oldukça önemli.

Karar alma grubunun küçük tutulması ve Krizin tanımını doğru olarak yapmak gerekli

Belirsizliklerden uzak durmak ve net söylemler ile ilerlemek, kurum sözcülerinin çok doğru belirlenmesi hatta krizin içeriğine göre, uygunsa; iş birliği yaptığınız kuruluşlar, gazeteciler gibi dış savunucu ve sözcülerden yararlanmak isabetli olacaktır.

Marka müdürü olduğunuz Campusera’dan bize bahseder misiniz?

Markamız Campusera; Türkiye’nin öncü üniversiteleri ile iş birliği yaparak, kurum ve bireylerin eğitim ve gelişimini online ortamda destekleyen bir eğitim teknolojisi şirketidir. Campusera’nın amacı “Yaşam Boyu Öğrenme” felsefesiyle kişisel ve profesyonel gelişimi desteklemektir. Değerli akademisyen ve eğitmenler ile hazırlanan online eğitim kataloğumuz bireysel ve kurumsal e-öğrenme (uzaktan eğitim) çözümleri sunmaktadır.

ODTÜ’den Mimar Sinan’a Acıbadem’den TOBB ETÜ’ ye kadar 30 üniversiteden, farklı alanlarda, 100’ün üzerinde, üniversite sertifikalı online eğitim vermekteyiz.

Artık sadece üniversiteden mezun olmak günümüzde iş bulmak ya da mesleğinde yükselmek için yeterli olmuyor. Bunun için alanında uzmanlaşmak ve farklı yetkinlikler de kazanmak gerekiyor. Kişisel gelişim için birçok kişi meslek kurslarına katılırken, bu alanda verilen sertifika programlarının önemi her geçen gün artıyor. Biz de www.campusera.com üzerinden sunduğumuz Türkiye’nin her yerinden ulaşılabilen eğitimlerimizle kampüsü eve, tecrübeyi işe taşıyoruz. Mesleğinde yükselmek, kendini geliştirmek isteyenler büyük şehirlerdeki üniversitelerin eğitimlerine artık yurdumuzun her köşesinden ulaşabilecek, üstelik oldukça uygun fiyatlar ve ödeme koşullarıyla.

Pazarlama Türkiye okuyucularına Campusera’nın Satış & Pazarlama bölümündeki uzaktan eğitimlerinden birini tavsiye edecek olsanız hangisini tavsiye ederdiniz?

TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi’ nin Pazarlama Yönetimi Eğitimini özellikle tavsiye ederim. Jenerik pazarlama stratejileri, pazarlama karması öğeleri (ürün, fiyatlama, dağıtım ve tutundurma) ve markalamaya ilişkin temel konuların ele alındığı ve örneklerle anlatıldığı bu program genel pazarlama prensipleri konusunda uzmanlaşmak isteyen tüm katılımcılara, modern ve bütünleşik pazarlama yaklaşımları ışığında, planlama ve yönetme becerisini kazandırmayı amaçlıyor. https://campusera.com/pazarlama-yonetimi-egitimi

1 yorum
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir