1886’da Geeorgia Atlanta’da yaşayan ve bir eczacı olan Dr. John Pemberton mide hazmını kolaylaştırmak için bir şurup yapmak istedi. Üç ayaklı pirinç bir çaydanlıkta karbonatlı su ile karıştırarak yaptığı bu şurubu çevresindeki insanlara ikram etti.
İnsanların beğenisini toplayan bu şurubu daha fazla üretme kararı alan Dr. Pemberton, eczanesinin bahçesinde 5 Cent’ten satışa sundu.
Satılmasa da üretti!
Mide hazmı için üretilen bu şurubu ilk başlarda günlük 5-6 tane satabilen Dr.Pemberton, zarar etse de yaptığı işten vazgeçmedi. Adı French Wine Cola olarak konulan bu içecek popüler olmaya başladıktan sonra formülü biraz değişti. Daha sonra Dr. Pemberton’un arkadaşı olan Frank Robinson Coca-Cola adını verdi. Coca-Cola’nın el yazısıyla yazılmış olan bugünkü logosunu da Robinson yarattı.
Nefis ve serinletici!
The Atlanta Journal’da yayınlanan ilk Coca-Cola reklamı 29 Mayıs 1886’da yapıldı. “Nefis ve Serinletici” sloganıyla insanların oldukça dikkatini çekti. Yerel gazetenin yanı sıra, duvarlarda ve tiyatrolarda da reklamını sürdürdü. Günümüze kadar gelen Coca-Cola’nın ilk satışı kırmızı fıçılarda olduğu için içeceğin simgesi de kırmızı oldu.
Formülü satın aldı!
Coca-Cola’nın popülerliğini fark eden Atlantalı toptancı Asa C. Candler, 1888 yılında Dr. Pemberton’un ölümünün ardından Coca-Cola’nın tüm haklarıyla beraber formülünü de 2 bin 300 dolara satın aldı.
Eczaneden tüm dünyaya!
Candler, Coca-Cola için 100 bin dolarlık bir sermaye ile 1892’de şirket kurdu. Başlangıçta ilaç olarak satılmaya devam edilen Coca-Cola çok geçmeden köpüren bir içecek haline getirildi. Güçlü bir reklam kampanyasıyla 1895’te tüm Amerikan eyaletlerinde satılmaya başlanırken, 1900’lerin başlarında da tüm dünyaya yayılmaya başladı.
Rekabetten formül değişikliğine!
Başarısı ve satışları gün geçtikçe artan şirket 1980’lerde yeni bir sorunla karşılaştı. Coca-Cola’ya çıkan rakipler firmayı düşündürmeye sevk etti. 4 milyar dolar bütçe ile yapılan piyasa araştırmasında tüketicilerin olduğundan daha tatlı bir tat aradıkları ortaya çıkınca, Coca-Cola’nın temel formülü değişime uğradı. Yeni formülle raflarda yerini alsa da insanlar eskisini daha çok tüketiyordu.
Bu sayede Coca-Cola’nın klasik, diyet, kafeinsiz gibi çeşitleri çıktı.